Kas ve iskelet sisteminin sağlıklı gelişimi için yüzmeye erken yaşlarda başlamak gerekir. Bu nedenle çocuklar 4-5 ve 6 yaşlarında yüzmeye istekli hale getirilmedir. Bu yaşlarda vücut, tüm sporlar için geçerli olduğunu bildiğimiz esnekliğe sahiptir. Ancak bu yaşlarda yüzmeye başlama imkanı olmayan çocuklar da geç kalmış sayılmaz. Çünkü yüzme hangi yaşta olursak olalım öğrenebileceğimiz fiziksel bir aktivitedir. Bu sebeple çocuklarımızı kaç yaşında olurlarsa olsunlar yüzme sporuna yönlendirebiliriz.
Yüzmenin çocuğun kişisel ve sosyal gelişimi için birçok olumlu etkisi vardır. Bireysel ve sosyal bir spor dalı olduğu için çocuklar başarmanın hazzını yaşarken kendilerine güven ve özgüvenleri artıracak bir sosyal ortamın içinde bulunur. Erken yaş gruplarında pasif bir yaşam sonucunda görülen bel ve sırt kamburluğu, kas ve kemik ağrıları şikayetleri yüzme sayesinde azalır ve düzenli yüzme sonucunda yok olur. Çocuğumuzu yüzmeye başlatmadan önce çocuğumuzun havuz suyu içeriğindeki koruyucu ve temizleyici maddelere karşı hassasiyeti , yüzme sporuna engel teşkil edecek herhangi bir rahatsızlığı olup olmadığını öğrenmek için çocuğumuzu ilgili hekimin ya da hekimlerin kontrolünden geçirmemiz gerekir. Sonrasında yüzme havuzu ve antrenörü hakkında detaylı araştırma yapmalıyız. Antrenör çok önemlidir bu spordan soğumasına sebep olabilir veya istekli olmasını sağlayabilir. Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesindeki havuzları araştırıp uygun fiyatlarla çocuğumuzu yüzmeye gönderme şansına günümüzde sahip olduğumuzu da bilmemiz gerekiyor. İmkanlarımız ölçüsünde bireysel veya grupla verilen dersleri tercih ederek çocuklarımızı yüzmeye gönderebiliriz. Çocuğumuz yüzmeye isteksizse şayet yakın arkadaşlarının aileleriyle irtibata geçip işbirliği yaparak, ufak pekiştireçler verebilir, yüzmenin faydalarından bahsedebiliriz. Çocuğumuz yüzmeye başladıysa şayet beslenmesi de çok önemlidir. Kahvaltısını yaptıktan bir buçuk ya da iki saat sonra yüzmeye başlaması yediği besinlerin sindirilmiş olmasından dolayı çok önemlidir. Her sporda olduğu gibi yüzmede de yemek sonrasında hemen harekete geçmek vücuttaki yağ oranını artırmaktadır. Ayrıca yediklerini sindirmeden havuza veya denize girmesi yüzerek zorlanmasına sebep olur. Çocuğumuzun obez olmasını elbetteki istemeyiz ve kahvaltı masasında kaliteli karbonhidrat yulaf ezmesi, tam buğday ekmeği gibi şeker oranı az ve protein ağırlıklı bir menü olmasına özen göstermeliyiz.
Yüzen ve yüzmeyen çocukların fiziksel ve sosyal görünüşlerini gözlemlediğimde yüzen çocukların duruşları, güçlü kas yapıları, kendilerini ifade ederken kurdukları cümlelerden özgüvenlerini açık açık yansıttıklarını gördüm. Yüzmeyen çocukların için ise bunun tam tersi durum görülür.
Öyleyse sıcak yaz günlerini ve tatillerini değerlendirirken, eğlenmeleri, daha sağlıklı ve özgüvenli olmaları için çocuklarımızı yüzmeye gönderelim.

yazan: F. Derya KARACAN

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.