Hayat yaşadıklarımızı gözümüzde ve gönlümüzde oranladığımız kadar bize güzeldir.
Bizden milyonlarcası var. Milyonlarca sorun var. Milyonlarca insanı milyonlarca sorunla eşleştirince herkesin yaşanmışlıkları var. Herkes kendi yaşadıklarının en büyük olduğunu düşünür, öyle sanır. Sen yaşadıklarını Gözünde büyütürsen gözüne büyük gelir, içselleştirip gönlünde büyütürsen gönlün daralır. Sonra ne olur gözün kendi yaşadıklarından başkasını görmez gönlün keyifsizleşir kendine yetemez. İlerleyen günlerde hiçbir şeyden zevk alamaz hale gelirsin. Korkarsın seni üzmelerinden öylesine acıların birikmiştir ki taşıyamazsın.
Belki de gerçekten çok ağırdır yaşanmışlıkların.
Bir zamanlar yapmaktan zevk aldığın şeylerden uzaklaşırsın. Sonra kendinden uzaklaşırsın. Arkadaşlarının, akrabalarının içinde kendini yalnız hissedersin. Yalnızlaşırken mutsuzlaşırsın.
Mutsuzlaşırsan
Sağlığını kaybedersin.
İnancını kaybedersin.
Kendini kaybedersin.
Seni mutlu eden yer neresiyse orda kalacaksın.
Sana huzur veren kimse ondan kopmayacaksın.
İçinde taşıyıp yük olmasındansa taşıdıklarının sahibine taşanlarını anlatacaksın, paylaşacaksın, söyleceksin.
Her şeyden önce değerli olduğunu bileceksin.
Karar verdiysen gitmeye içini huzursuz eden bir şeyler yer edindiyse sende gideceksin.
Gittiysen içindekileri son bir kez dökme isteğini duyacaksın gerekirse boşaltacaksın sonra arkana dönüp bakmayacaksın.
Kendini değersiz hissettiren herkesten, her yerden gideceksin.
Hayat çok kısa hayatında toksinleri atarak yaşamanın zevkini nefesinde hissedeceksin.
Dilersen, dua edersen, istersen hayatın sana sunduğu güzellikleri göreceksin.
yazan: F. Derya KARACAN