Anneler, babalar öğretmenler bırakın tatil kitaplarını, çocuklar tatillerinin keyfini çıkarsınlar.
Tüm anne ve babaların çocuklarının öğrendiklerini ya unutursa kaygısı vardır. Öğretmenler de öğrencilerine uzun uzadıya tatil ödevleri verir, tatil kitapları önerisinde bulunur. Anneler benim çocuğum eş dost, konu komşu çocuğundan geri kalmamalı ve daha başarılı olmalı, öğretmenler okulun en başarılı sınıfı benim sınıfım olmalı; öğrencilerim herkesin öğrencisinden önde olmalı hırsına kapılmıştır.
Kendi hırslarınızı bırakın sevgili anne-babalar ve öğretmenler. Tüm yıl boyunca 40-45 dakika sınıf içinde, sıralarında oturmuş çocuklardan ne istiyorsunuz? Atın ders kitaplarını. Bırakın çocuklar koşsunlar, oynasınlar, ,imkanınız varsa şayet, imkanınız yoksa da halk eğitim merkezleri ve belediyelerin çocuklar için açmış olduğu yüzme, tenis, satranç kursları ve çocuklar için açılan açılacak kurs programlarını araştırın. Şehirde yaşayan çocuklar köydeki çocuklara göre hareket alanları daha kısıtlı olduğu için depresyona girme riskleri artıyor.
Hiçbir anne baba çocuğunun depresyona girmesini istemez. İstememek için gerekeni yapılmalıdır.
Çocuklarınızın çocuk olduğunu unutmayın. Bugün bir mağazada yeni sistemle birlikte 5.5 yaşında okula başlayacak olan Batuhan’la tanıştım. Batuhan mağazadaki çantaları oyuncak olarak gördüğü için çantalarla oynuyordu hatta oynamanın ötesinde teklemiyor yumrukluyordu. Annesi dur sus yapma derken Batuhan’ı kontrol etmek ne mümkün! Çözümün bu olmadığını düşünerek annesinden izin alıp Batuhan’ ın yanına gittim ve böyle davranmasının mağazadaki eşyalara ve annesinin bütçesine zarar vereceğini anlattım. Kısa sohbetimiz ardından Batuhan çantalara oyuncak muamelesi yapmaktan vazgeçti. Şimdi konuyla ne gibi bir bağlantısı var diye düşünülebilir. Şöyle sevgili anneler mağaza vitrinlerinde indirim kartlarını görüp kapısından içeri girdikten sonra saatlerce ürünlere bakıp zaman harcarken çocuklarınıza haksızlık yapmayın bu vakitte çocuklarınızı parklara götürebilir, bulunduğunuz çevrenin yaşadığınız ilin olanaklarından yararlanarak sahili olan şehirde yaşıyorsanız yüzmeye, şayet değilse pikniğe götürün, evde oyunlar oynayın ama kesinlikle ders çalıştırmaya zorlamayın.
Tatil süresince sözel ve matematiksel becerileri gerileyecek, akademik başarısı düşecek kaygısı yaşıyorsanız şayet çocuğunuza en iyi zihinsel gelişimi destekçisi olarak tekerlemeler ezberletin, birlikte bulmacalar çözün, çocuğunuza bilmeceler sorun her zaman hayatın her anında kitap okumanın öneminin bilincinde olup tatil süresince birlikte bol bol kitap okuyun. Eğer çalışan anne-babalarsanız çocuklarınızın yanlarında bakım gördüğü kişilere bu yönde uygun bir üslupla direktifler verin.
Çocuğunuzun tatilde ders çalışmaya zorlarsanız gelecek eğitim-öğretim yılında beklediğiniz başarıyı elde etmesini beklemeyin. Tüm gün eve kapanan bir çocuk ne sosyal anlamda ne de zihinsel anlamda yeteri kadar gelişebilir.
Sizler nasıl tatile, alışverişe ihtiyaç duyuyorsanız, onlarında ihtiyaçlarının farkında olun.
Çocuğunuz tatilde ne mi yapmalı? Tıpkı bizler gibi çocuklarda tatillerini yapmalı!
Bırakın çocuklar çocukluklarını yaşasınlar. En başında da söylediğim gibi tatillerinin keyfini doya doya çıkarsınlar.
yazan: F. Derya KARACAN